top of page

Neden Borçlarımızı Kapatamıyoruz - Kıtlık Aptallığı

Güncelleme tarihi: 6 Eki 2021



Odağını kıtlıkta tutmanın, aptallaştırıcı bir etkisi var...


Yakın zamanda okuduğum bir kitapta, "kıtlık bilinci nedir?", "bolluk bilinci nedir?" gibi konular, oldukça detaylı işlenerek, kıtlık üzerine yapılan araştırmalar anlatılmış.


Bir şeylerin “kıt” olduğunu düşünmek, gündelik hayatta “akıllı olma” diye tanımlayabileceğimiz durumu farklı boyutlarda olumsuz etkiliyor. (Başka bir deyişle, odağı kıtlıkta tutunca kafamız çalışmıyor.)


Kıtlık odağı, veya, kıtlık bilinci, beynimiz dahil bir çok organımızı olumsuz etkiliyor. Beynimize olan etkilerinin gözlemlendiği alanlardan biri, akışkan zeka (ya da IQ) dediğimiz "zeki olma" durumu.


Bu durumu araştırmak için, bolluk bilincinde olan (yani yokluk çekmeyen, varlıklı ve kendini finansal açıdan güvende hisseden) denekler, kontrollü bir ortamda, bir gece boyunca uyutulmuyor ve ertesi sabah, IQ ölçümü için zeka testine (Raven's Test) alınıyorlar.


Gece uyumadan sonraki güne devam edenler bilirler, mesela bebeğiniz veya hastanız varsa, uykusuz geçen bir gecenin ertesi gününde zekamızı kullanmak çok daha zordur.


Bu denekler beklendiği gibi, normalde elde ettiklerinden daha düşük IQ puanları elde ediyorlar.


Sonrasında, para problemi yaşayan ve mülakatlarda "Yok", "Yetişmeyecek", "Paramız bitti" gibi düşüncelere odaklandığı (yani kıtlık bilincinde oldukları) tespit edilen denekler, sağlıklı uyudukları bir geceyi takip eden sabah aynı zeka testine giriyorlar.


Sonuç çarpıcı, zira, ikinci grup, yani kıtlık bilincindeki deneklerin IQ puanları, birinci grup, yani bolluk bilincinde ama uykusuz olan deneklerin puanlarından bile düşük.


Bolluk bilinci alanından uzak olmanın olumsuz etkilediği bir diğer beyin fonksiyonumuz ise, öz disiplin - ya da irademiz.


Deneklere kendilerinden kan alınacağı ve aç gelmeleri gerektiği söyleniyor. Gelen denekler, yiyeceklerle dolu bir odada, gerçek testin bu olduğundan habersiz bir şekilde bekletiliyorlar. Dayanamayıp odadaki yiyecekleri yemeye başlayanların çoğunluğu, kıtlık bilincinde olduğu önceden tespit edilmiş olanlar. Bolluk bilincindeki denekler kendilerine hakim olmakta daha başarılılar.


Özetle, kıtlık bilinci, aptal edici bir etkiye sahip. İnsanlar, bu nedenle borçlarını kapatamıyor, borç batağında daha derinlere iniyor, ve yine bu nedenle ellerine geçen parayı tutamıyor veya çoğaltamıyorlar.


Bolluk bilinci alanında ise, tam tersi söz konusu.


Düşünceler berraklaşıyor, daha çok olasılık fark edilmeye başlanıyor. Karşımıza çıkan fırsatları daha kolay değerlendiriyoruz. Tepkisel davranmak, savunmada kalmak yerine, yaratıcı ve girişken oluyoruz.


İlginç bir şekilde, bolluk bilinci alanında olmak, elimizdeki paranın miktarı ile değil, paraya karşı hissettiklerimizle ilgili. Paranın bitmesinden korkmak, paramızın yetmediği endişesini taşımak, daha çok para kazanmak için yetersiz olduğumuzu hissetmek, elimizdeki parayı başkalarına vermezsek sevilmeyeceğimizi hissetmek gibi...


Yani bolluk bilinci alanına geçmek, kıtlığını çektiğimiz şeyle (para, sevgi, sağlık gibi) ilgili duygularımızı fark etmekle mümkün. Bolluk, bu farkındalıklar sonrası yaptığımız yeni seçimlerle kendiliğinden geliyor.


(Merak edenler için, kitabın adı: “Scarcity: Why Having Too Little Means So Much”

Yazarları: Princeton Üniversitesi’nde Psikoloji Profesörü Eldar Shafir ve Harvard Üniversitesi’nde Ekonomi Profesörü Sendhil Mullainathan)


Kıtlığını çektiğiniz alandaki (mesela para ile ilgili) duygularınızı, bu bakış açısı ile fark etmeyi deneseniz, nasıl olurdu?


 
 
 

4 Comments


Guest
Oct 06, 2021

Paraszlık çekiyorum. Yazıyı okuyunca pozitif düşüneyim dedim, ama hemen bir sıkıntı geliyo :(((

Like
Cenk Eser
Cenk Eser
Oct 06, 2021
Replying to

Gelir, çok normal 😊

"Pozitif düşünme" veya, odağını "var olana" çevirme, aynı hiç kullanmadığımız bir kas gibi zamanla gelişip güçlenen bir davranış.

Tıpkı belli kas gruplarını güçlendirmek için yaptığın egzersizler gibi, odağını var olanda tutmak da bir tür egzersiz, ne kadar sık yaparsan o kadar hızlı gelişiyor...

Like

Guest
Oct 05, 2021

Para yokken varmış gibi mi yapalım yani?

Like
Cenk Eser
Cenk Eser
Oct 05, 2021
Replying to

Gerçekte olmadığına inandığın bir şey için, o şey "varmış" gibi yapmak oldukça zorlayıcı olur.

Onun yerine, neyin "yok" olduğu kadar neyin "var" olduğunu düşünmeye başlamak hem daha kolay, hem daha etkili olabilir.

Mesela, her sabah işe yürürken, 5 dakika, sesli olarak nelere sahip olduğunu söyleme alışkanlığı, bolluk bilincini deneyimlemeni son derece kolaylaştıracaktır.

Örneğin,

"Her gün ortalama 200 TL kazandıran bir işim var."

"10.000 TL'nin üzerinde birikmiş tazminatım var."

"Cebimde 50 TL var."

"Ulaşım kartıma yüklü 25 TL var."

"3 tane gömleğim var."

gibi...

Like

Bu siteden verilen hizmetler, aşağıda iletişim bilgileri ve kimliği belirtilen şirketimiz üzerinden sağlanmaktadır:

Kurtuluş Eser

Danışmanlık Limited Şirketi

Adres:

Acıbadem Mah. Çeçen Sk. Akasya A Kule Kent Etabı N.25 A/150

Üsküdar 34660 İstanbul, Türkiye

Telefon:

+90(850) 241 0575

Mersis:

0596-1225-9180-0001

  • LinkedIn
  • Instagram
  • Facebook

©2019-2022 Kurtuluş Eser Danışmanlık Ltd. Şti.

Gizlilik ve Güvenlik Politikası

(16 Ekim 2020 tarihinde güncellenmiştir)

Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyumluluk Bilgisi

(16 Ekim 2020 tarihinde güncellenmiştir)

Hizmet Sözleşmesi

(16 Ekim 2020 tarihinde güncellenmiştir)

bottom of page